ABD, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusundaki hava saldırılarının ulusal güvenliğine tehdit oluşturduğunu belirterek Suriye’ye dair ilgili “acil durum” kararnamesini bir yıl uzattı. Ankara’dan tepki geldi.
Türkiye’nin Ankara’daki canlı bomba saldırısını gerekçe göstererek Rojava’ya düzenlediği hava saldırılarının ve ABD’nin Haseke’de Türkiye’ye ait bir SİHA’yı düşürmesinin ardından Beyaz Saray’dan çarpıcı bir açıklama geldi. Beyaz Saray, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın “ulusal güvenlik ve dış politikaya yönelik tehditlere” karşı 14 Ekim 2019’da imzaladığı Başkanlık Kararnamesi’ni bir yıllığına uzatırken, buna gerekçe olarak Türkiye’nin Suriye’de ABD’nin ulusal güvenliğine tehdit oluşturmasını gösterdi.
Beyaz Saray’ın resmi internet sitesinde yayımlanan açıklamada, ABD Başkanı’nın 14 Ekim 2019 tarihinde Suriye konusundaki “sıradışı ulusal güvenlik ve dış politika tehdidi” nedeniyle ulusal acil durum ilan ettiği hatırlatıldı ve mevcut gelişmeler gerekçesiyle bu acil durumun 14 Ekim 2023’ten itibaren bir yıl süreyle uzatıldığı duyuruldu.
Açıklamada, “Suriye içindeki ve Suriye bağlantılı durum ve özellikle de Türkiye Hükümeti tarafından Suriye’nin kuzeydoğusuna askeri taarruz gerçekleştirme eylemleri, Irak ve Suriye İslam Devletini (IŞİD) mağlup etmeye yönelik harekâtı aşındırmakta, sivilleri tehlikeye atmakta, ayrıca bölgedeki barış, güvenlik ve istikrarı zayıflatma tehdidi oluşturmakta ve Amerika Birleşik Devletleri’nin ulusal güvenliği ve dış politikasına yönelik alışılmadık ve olağan dışı bir tehdit oluşturmayı sürdürmektedir” denildi.
DIŞİŞLERİ’NDEN TEPKİ
Söz konusu acil durum ilanı, ABD’nin eski başkanı Donald Trump’ın Suriye’den asker çekme kararının ardından Türkiye’nin Barış Pınarı adlı harekâtı başlatmasının ardından gelmişti. Türkiye o dönemde Trump’a tepki gösterirken, kararnamenin yeniden uzatılması Ankara’nın yine tepkisini çekti.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç söz konusu kararnamenin yinelenmesi hakkındaki soruya verdiği yazılı yanıtta, “ABD’nin bu tür tek taraflı tasarruflarda bulunmak yerine Türkiye’nin Suriye’ye istikrar kazandırıcı ve bu ülkenin bütünlüğünü önceleyen politikalarını anlayarak desteklemesi, iki müttefikin köklü ve değerli ilişkilerine daha çok yakışacaktır” ifadelerini kullandı. Açıklamada, “bu çerçevede, ABD’nin bölücü terör örgütü ile angajmanını sonlandırmasını, 17 Ekim 2019 tarihli Ortak Açıklamanın hükümlerini yerine getirmesini bekliyoruz” denildi.
NE OLMUŞTU?
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Ankara’daki İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü’nün önündeki saldırıyı düzenleyenlerin “Suriye’den geldiklerini” söyleyerek “Irak ve Suriye’de PKK/YPG’ye ait olan bütün tesisler bundan sonra topyekûn meşru hedeftir” ifadelerini kullanmasının ardından, Türkiye tarafından Irak ve Suriye’de bazı hedeflere saldırılar başlatılmıştı.
MİT de, NATO müttefiki ABD’nin de IŞİD karşıtı koalisyon kapsamında asker bulundurduğu Kuzey ve Doğu Suriye’yi bombardımana tutmuştu. Haseke ve Qamişlo’da bir elektrik santrali ile petrol tesisleri dahil olmak üzere bir dizi noktanın SİHA’larla vurulduğu sırada, Türkiye’ye ait bir SİHA ABD tarafından düşürülmüştü.
Artı Gerçek